Miras bırakanın vefatının ardından mirası kabul etmek istemeyen binlerce kişi reddi miras konusunu araştırıyor. Peki kimler reddi miras yapabilir? Reddi miras nasıl yapılır? İşte merak edilenler...
Türkiye'de son zamanlarda miras ile ilgili araştırmalar hız kazandı. Miras bırakanın vefatının ardından mirası kabul etmek istemeyen binlerce kişi reddi miras konusunu araştırıyor.
Mirasın reddi, mirasçının tek taraflı bir irade beyanıyla miras bırakanın her türlü borç ve alacaklarıyla beraber ortaya çıkan mirasın hak ve yükümlülüklerini reddetmesi anlamına geliyor. Mirası reddeden mirasçı, mirastaki haklarından feragat etmiş olur ve miras paylaşımına katılamaz.
Peki kimler reddi miras yapabilir? Reddi miras nasıl yapılır? İşte merak edilenler...
Türk Medeni Kanunu'nun gereğince, miras bırakanın yasal mirasçıları ve mirasçı olarak atanmış mirasçıları mirası reddetme hakkını ellerinde tutar.
Miras bırakanın kan hısımları, evlatlığı, sağ kalan eşi ve devlet yasal mirasçı şeklinde; miras bırakanın sağlığında yaptığı ölüme bağlı tasarrufla, mirasının tamamını veya bir kısmını için yasal mirasçılarından sadece birini,
birkaçını veya üçüncü kişi veya kişiler atanmış mirasçı olarak kabul edilir.
Ayrıca, miras bırakanın borçlarından dolayı sorumlu olmamasına rağmen Türk Medeni Kanunu’nun 616. Maddesi gereğince vasiyetname
alacaklısı da olunabilir. Bu kişiler de mirası reddetme hakkına sahiptir.
Kural olarak, her yasal ve atanmış mirasçı, mirası reddetme hakkına sahip olmakla beraber, mirasın reddi beyanında bulunabilmek için mirasçının fiil ehliyetine sahip olması
gerekiyor.
Mirasın reddinin, bizzat mirasçı tarafından yapılması gerekmiyor, özel yetkiye sahip bir temsilci tarafından da reddi miras yapılabiliyor.
Mirasın reddi, ilgili mirasçı tarafından yapılan bir irade beyanıyla yapılabiliyor. Buna ilişkin reddi miras davası / mirasın reddi davasının açılması gerekiyor.
Reddi miras davası mirasbırakanın öldüğü yerin yer aldıı sulh hukuk mahkemesine yapılacak bir beyanla açılabiliyor. Reddi mirasın yapılmasıyla beraber, sulh hukuk mahkemesinin özel kütüğüne bu beyan kaydedilerek talep etmesi halinde mirasçıya da mirası reddettiği ile ilgili belge veriliyor.
Reddi mirasın kayıtsız, şartsız olması ve süresi içinde yapılması gerekiyor. Mirasın reddedilmesi için, miras bırakanın ölümünden itibaren 3 ay içinde işlemlerin yapılması gerekiyor.
Reddi miras, sözlü ya da yazılı bir beyanla yapılabiliyor. Sulh hakimi, sözlü veya yazılı ret beyanını bir tutanakla tespit ediyor ve süresi içinde yapılan ret beyanı, mirasın açıldığı yerin sulh mahkemesince özel kütüğüne yazılır ve reddeden mirasçı isterse kendisine reddi gösteren bir belgeyi alabiliyor.
Mirasçıların mirasın bir kısmını kabul edip, geri kalanını reddetmek gibi bir olasılığı bulunmuyor.
Mirasçılar, mirası reddederken, kendilerinden sonra gelen mirasçılardan mirası kabul edip etmeyeceklerinin sorulmasını tasfiyeden önce talep edebilirler. Bu durumda, mirasın reddi, sulh hâkimi tarafından daha sonra gelen mirasçılara bildirilir; bunlar bir ay içinde mirası kabul etmezlerse reddetmiş olarak görülürler.
Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse, onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi, hak sahiplerinin olur.
Atanmış mirasçılardan biri reddederse, payı, miras bırakanın ölüme bağlı tasarrufundan arzusunun başka türlü olduğu anlaşılmadıkça, miras bırakanın en yakın yasal mirasçılarının olur.
En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflâs hükümleri dikkate alınarak tasfiye edilir.
Altsoyun tamamının mirası reddetmesi durumunda ise bunların payı sağ kalan eşin olur.