Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü. Bu gün vesilesiyle biz de farklı bir şey yapalım, kadınlar ve emlak piyasasıyla olan ilişkileri üstüne bir yazı yazalım dedik.
Kadınlar, diğer tüm alanlarda olduğu gibi, emlak piyasasında da daha geniş yer edinmeye başlıyor. Özellikle emlak satış ve pazarlaması konularında kadınların satış grafiklerinin erkeklerinkini geçtiği, uzmanlar tarafından belirtiliyor.
Peki, teknik bilgi eksikliği, inşaat alanlarına veya arsa/tarla gibi yerlere gidememe gibi pek çok dezavantaja sahip olan kadınlar, neden daha başarılı oluyorlar? Bu sorunun cevabı, “kadının doğasından”. Kadınların erkeklere nazaran daha esnek, daha anlayışlı, daha politik, empati yeteneklerinin daha yüksek, duygusal zekalarının daha farklı olduğu biliniyor. Bu tutumları kadınlara, müşterilerine daha anlayışlı yaklaşabilme ve daha esnek davranabilme kabiliyetini veriyor.
Kadınlar, nasıl ki dünyaya erkeklerden farklı bakıyorlarsa, iş hayatına da farklı bakış açıları getiriyorlar. Daha titiz, daha detaycı, daha toparlayıcı oluşları ve doğalarında bulunan çalışkanlık ve üretkenlik, iş yaşamında onlara daha verimli çalışarak daha başarılı olmanın yollarını açıyor.
Peki, gayrimenkul yatırımı yaparken ne oluyor? Bu sefer de kadınlar son sözü söylüyor. Bir ev alırken eşine veya annesine danışmayacak bir erkek yoktur diye düşünüyoruz. Sonuçta, evi çekip çeviren yine kadın ve yaşam alanının seçilmesinde son sözü yine onun söylemesi gayet normal.
Gayrimenkul pazarlama uzmanları, ayrıca, kadının gayrimenkulü beğendiklerinde işi hemen bitirdiğini; satın alma ya da kiralama aşamasını hemen tamamladığını belirtiyorlar. Kadınlar pek de öyle “ben bunu biraz düşüneyim, inceleyeyim” demiyorlar.
Peki, kadınlar bir ev alırken en çok nelere dikkat ediyorlar? Tabii ki ilk sırada miniklerin rahatı geliyor: Okula yakınlık. Bir diğer önemli faktör de sosyal yaşama yakınlık yani, alış veriş merkezlerine, merkeze, yürüyüş yolları ve parklara ve yakın arkadaşlarının ya da ailelerinin evlerine yakın olmasını istiyor kadınlar aldıkları evin.
Kadınlar ev alırken ulaşım imkânlarına, komşuların sosyo-kültürel yapısına, apartman girişinin şıklığı ve temizliğine, mutfağın büyüklüğü ve kadınların yaşamını kolaylaştırıcı bir şekilde tasarlanıp tasarlanmadığına, odaların ferahlıklarına ve de evin cephesine de dikkat ediyorlar. Aslında kadınlar, çok katmanlı ve geniş bir analiz sonrasında ev alma kararını veriyorlar.
Yalnız, çok ilginç bir nokta daha var. Her ne kadar kadınlar ev alma kararında son sözü söyleyenlerse de tapu işlemleriyle uğraşanlar yine erkekler oluyor yani kadınlar mülkiyet ilişkilerine pek de karışmak istemiyor.